Metcezir etkisi
Bir kadın, bir erkek... İlk zamanlar... Çekim gücü tavan! Onlar ilişkilerinin met dönemini yaşıyorlar (suların en yüksek anı). Yüksek sularda doyasıya oynuyor ve denizin dibini düşünmeden derin sularda hayatlarının tarifsiz anlarını yaşıyorlar. Oysa bulundukları suların altı çakıl, belki de kaya. Belki de ayaklarına batacak denizkestaneleri var ama onların ayakları yere basmıyor ki!
Oysaki her metin bir de cezri var. O sular çekildiğinde, ayaklar yere bastığında belki yüzeyde onları bekleyen pürüzler olacak. Peki, o pürüzleri yine el ele birbirlerine gülümseyerek karşılayabilecekler mi? Yaşadıkları bağ gerçekten hem iyi günde hem kötü günde mi? Hem mette hem cezirde mi?