... Aşkımız altı hafta sürdü. Ateşli günlerimizi, derin mavi gecelerimiz oldu. Öğretim yılının sonuna kadar belki biraz daha geç; yani büyük tatilin başlangıcına kadar süren aşkımızın üstünü, Kudüs`ün üstünü de örten geniş bir yaz mevsimi örttü. Bu arada bize ne komik isimler takılmadı! hakkımızda ne hikayeler uydurulmadı, ne insafsız fıkralar anlatılmadı!... Amam biz, aşkımız devam ettiği sürece bunların hiçbirini önemsemedik.Günün birinde ayrıldık. Ama bu ayrılığın gerekçesini burada açıklamayacağım. Zaten bu öykünün girişinde, zaman geçtikçe dünyada herşeyin değiştiğini yazdım. Aslında benim öykümün amacı bu olabilir ve bu öykü kısaca şöyle özetlenebilir: Günün birinde bana bir bisiklet armağan edildi. ben onu bir elektrikli trenle değiştirdim. Treni de bir köpekle değiş tokuş ettim. Bu serüveni izlerken bir kalmetraş buldum. Onu da aşkıma feda ettim...