Bu kitap; Mevlevilikte çığır açmış bir Mevlevi dedesini, sayın Hasan Çıkar’ı anlatmaktadır. Hasan Çıkar, geçmişin kalıpları içinde sıkışmış olan Mevleviliği, günümüze göre işlemiş; ‘belki tarikat olarak değil düşünce olarak, fikir, ekol olarak’ yaşatmış bir Mevlevi dedesidir. 
     Kullanmış olduğu hoşgörü ve sevgi dili ile hem kendi memleketinde hem uluslararası alanda farklı dinden ve görüşten kesimlere Hz. Mevlana’nın birleştirici yönünü yansıtmış, Mevlevi ayinlerinin sözlerini Türkçe’ye çevirdiği gibi başka dillere de çevrisini yaptırmıştır. Hatta ayinlerin çok sesli okunmasını dâhi evlatlarına önererek bu yönde çalışmalarını istemiştir. 
     Dinimizin tüm insanlığa geldiğini, er olmanın, erliğin erkeklikle ilgili olmadığını, insan olmakla olduğunu belirterek Hz. Muhammed’in tavafta, kadınıyla erkeğiyle beraber hac vazifelerini yerine getirdiğini vurgulamış ve Mevlevi ayinlerine kadını da almıştır. 
     İşte böyle bir insanın yaşamından ufak kesitlerle, evlatlarına aktardığı bilgilere yer veren; ömrünü adadığı Mevlevilikte gerçekleştirmiş olduğu devrimlerine karşı olan kişilerce nasıl engellendiğini ve her şeye rağmen fikirlerinden hiçbir zaman vazgeçmediğini, kendisinden, olduğu gibi aktarılarak yazılan bir kitaptır.