Tahir Abacı’nın bu romanı, çok partili hayata geçiş sancılarının yaşandığı 1946-1953 yılları arasında, sadece genç bir aydının arayışlarını değil, geriye dönüşlerle yüzyılın başına uzanan bir toplumsal mücadele döneminin şaşırtıcı ve az bilinen ayrıntılarını, *insani* boyutu ve atmosferi öne alan edebi bir yaklaşımla gözler önüne sermektedir.
Ülkenin uydulaşma süreci... Şehirlerin dönüşümü... İzmir ve İstanbul’da ajanların sızdığı gizli örgütlenmeler... Tan ve Zincirli Hürriyet olayları... Yasal sosyalist partilerin engellenişi... Sürekli gözetim altındaki muhalifler... Bohem sanatçılar dünyası... Bitmez tükenmez dergi tasarıları... Sabahattin Ali’nin öldürülmesi... Nazım Hikmet’in hukuk mücadelesi... 1950 seçimleri... 1951 *tevkifat*ı... Direnişler ve çözülmeler... Anılar, kişilikler ve tipler...
Bir Gün Yeniden, siyasal roman anlayışında bir kilometre taşı olmaya adaydır.