Yaşam serüvenimiz boyunca, bağımsız bir birey olmaya, hayat amacımızı bulmaya çabalarız . Bunun için de çevremizden, ihtiyacımız olan bilgiyi alır, zihnimize yerleştiririz. Ancak bunu yaparken bilgiyi olduğu gibi değil de silerek, bozarak, genelleyerek, kendi algı düzeyimizde alırız. . Bu nedenle, kendimizi hayatın içinde farklı farklı ifade eden bir tutum sergileriz. Davranışlarımız da kendimizi yansıtır. . İnançlarımız ve değerlerimiz de bu doğrultuda oluşur. Kendimizi gerçekleştirme bilincine erişinceye kadar bunları günlük hayatın karmaşası içinde yaşar gideriz.. Etkilendiklerimizle, verdiğimiz tepkilerle, önceliklerimiz ve seçimlerimizle yola devam ettiğimizi fark ettiğimizde bilinçaltımızdakileri de fark ederek dönüştürmeye, çalışırız. Bu süreç her birimizin farklı seviyelerden hayata katılımıyla gerçekleşir. Zamanın ve hayatın akışı içinde, değişen koşullarda, tüm insanlarla birlikte bu deneyimlerin içindeyiz. Yaşanan sonuç ve süreç hepimiz için benzer niteliklerde, çünkü hepimiz insanız…

Kim olduğunu fark etme, yeteneklerini keşfetme, kendini özgürleştirme, hayatının amacına ulaşma süreci uzun ve sancılı bir çaba gerektirir. Başlangıçta toplumun standart davranış kalıpları ve düzeni içinde yaşarken, kendimizi diğer insanlardan ayırıp, bağımsız bir birey olabilmenin farkındalığına erişirsek, bu bizi özgürleştirir ve özgüvenli olmamızı sağlar. Kendimizi doğru ifade etme, koruma, deneyimlerimizi denetleyebilme, hayata ve zamana hükmetme çabalarımızla ilerleriz. Güçlenen ego “ben bilirim” algısıyla varlığını sürdürür. Bu durum çatışmalar içinde kendimizi görmemize neden olduğu zaman, zorlayıcı da olmaya başlar. İşte farkındalık, bu aşamada daha da önem kazanır ve bireysel gelişim, olgunlaşma bu noktada başlar.

Bu kitapta, farklı insanların, farkındalığa geçiş serüvenlerine tanık olacaksınız.