Hayat bizleri mütemadiyen zehirli sarmaşığa fırlatsa da çoğu zaman bıçak sırtı kurtulurduk. Ama illaki bir yerlerden ince ince sızlayan yaralar alırdık. Alırdık da sesimizi kimseye duyuramazdık. Ya da kimse duymak istemezdi.
Yaralarımızın kabuk bağlaması ile beraber, birileri hayata ültimatom verircesine, zehirli sarmaşıkları hayatımıza musallat ederdi yine. Ne bizler durulurduk ne de onlar vazgeçerdi.
Fakat bir şeylerin eksik olduğunu anlardık da… O kaybolan mutluluk yapbozunun son parçasını bulamazdık bir türlü.
Şimdi sen o son yapbozun parçasını arayanlardansan, bu kitabı elinde tutarak ona bir adım daha yaklaştın…
Bado