Beyin, dünyanın en büyük denizlerinden daha derin, en karanlık ormanlarından daha karmaşık bir yapıdır. Tarihsel olarak beyni haritalandırmak ve anlamak için en büyük model olan epilepsi ise, tamamen keşfedilmesi neredeyse imkânsız olan bu tasarım harikasının en gizemli kusurlarından biridir. Öyle ki zaman zaman büyük zihinlere ilham olduğu bile söylenir: Lewis Carroll’ın Alice Harikalar Diyarında’yı geçirdiği varsayılan epilepsi nöbetlerinden ilham alarak yazdığı, büyük Rus yazar Dostoyevski’nin Budala’sının da epilepsinin izlerini taşıdığı rivayet edilir.
Nörolog Suzanne O’Sullivan Beynimdeki Fırtına’da, geceleri birdenbire uyanarak gözünü boşluğa dikip bakanların, durup dururken yolun ortasına atlayıp koşmaya başlayanların, hareket etmeye kalktığı anda oyuncak bebek gibi yığılıp kalanların, çizgi film karakterlerinin etrafta dolaştığını görenlerin ve hayal dahi edilemeyecek kadar tuhaf şeyler yaşayan daha pek çoklarının zorlu yaşamlarını aktarırken, beyinde kopan fırtınaların sebep ve sonuçlarını bir dedektif gibi mercek altına alıyor.