Tükendi
Stok Alarmı“Şu anda hatıralarınız daha dün gibi aklımdayken bunu size aktarabildiğim için çok mutluyum. Ya bir gün bana bebeklik ve çocukluk anılarınızı sorduğunuzda hatırlayamazsam ya da ne bileyim, geçmişi unutturan hastalıklardan birine yakalanıp unutmuş olursam, ne büyük bir kayıp değil mi? Geçmiş denen sırrınızı bilmemek... Ama şimdi ben anlattıkça o günleri hatırlayacak ve tekrardan yaşamış gibi olacaksınız... İşte bu yüzden siz de ‘söz uçar yazı kalır’ düsturu ile kalemi elinizden sakın ola bırakmayın.”
Anneliğimi bir kitaba aktarmak istememin birçok nedeni var: Öncelikle bir annenin, varlığıyla güçlendirmek istediği evlatlarının, annelerinin yokluğunda kaybolmaması için kendince aldığı bir tedbirdir bu ve çocukları için hep var olma çabası...
Anneliği, öldükten sonra bile görev bilip bırakmak istemeyen bir annenin vasiyeti ya da öldükten sonra bile devam eden nasihatleri...
Ama bu kitabın yazılmasının asıl sebebi, evlatlarını hiçbir zaman yalnız bırakmayacağını, onların her daim yanlarında olacağını, öldükten sonra dahi onların hayatlarına dokunarak yalnız kalmayacaklarını hissettirebilmek...
Bir annenin evlatlarına "Ölsem de bırakmam sizi." demesinin, onları ayakta tutmak için sayısız formül üretebileceğinin en güzel vesikası olan bu çalışma, Sevgili Ali Talha, Melih Muaz ve Elif Azra`ya annelerinden manevi bir miras olarak onlara yalnızca anıları hatırlatmayacak, gebeliklerinden bugüne, hatta kendi anne babalıklarına kadar geçirecekleri evreleri gözler önüne serecek ve evlatlarımız ne zaman yolunu kaybedecek olsa, onlara kılavuzluk edecek...