Birçok kişi bana Rusya seferi, Amerikan askerlerinin neden Sibirya`ya gittikleri ve oraya vardıktan sonra ne yaptıkları hakkında sorular sordu; çünkü genel kanı Rusya ve Sibirya`nın eşanlamlı olduğu ve Rus Seferi`nin, belirsiz amacı ne olursa olsun, Vladivostok merkezli olduğu ve Batı Cephesi`ndeki yoldaşları tüm savaşların en büyüğünde savaşırken ve sonunda fethederken, bu uzak doğu lima- nında birkaç Amerikalı ve Müttefik askerin “zamanı işaretlediği” yönündedir.
Bir Amerikan subayına “Vladivostok üzerinden” Arhangelsk`teki komutanlığına katılması emredilmişti ve bu emir Birleşik Devletler Savaş Bakanlığı tarafından verilmişti. Bu iki Rus limanını birbirinden ayıran altı bin millik aşılamaz bir bölge vardı ve 1918 sonbaharında Arhangelsk`ten yola çıkan ve bunu takip eden ıssız kış aylarında Vologda demiryolu boyunca ya da Dvina nehrinin yukarısında veya Pinega ve Onega vadilerinin karlarında yaşam mücadelesi veren ortalama bir Amerikan askeri, Birleşik Devletler ordusundan Tuğgeneral William S. Graves`in bin üç yüz seksen sekiz er ve kırk üç subayla birlikte 4 Eylül 1918`de Vladivostok`a çıktığını ve Arhangelsk fiyaskosu sona erdikten sonra da orada kaldığını bilmiyordu. Batı`da tüm zamanların en büyük draması sona ererken ve gergin bir dünya titreyerek izlerken, her biri fantastik gündem değiştirme çabaları içinde gülünç maskaralıklar sergileyen Uzak Doğu`daki Amerikan bölüğü ile Uzak Kuzey`deki Amerikan bölüğü arasında bilinçli bir bağlantı yoktu.
Arhangelsk Seferi ile Vladivostok Seferi arasında herhangi bir siyasi bağlantı olup olmadığı sorusuna devlet adamları cevap verecektir. Elbette hiçbir zaman askeri bir bağlantı olmadı. Açıkçası, iki güç arasında hiçbir zaman bir destek ya da iletişim olamazdı ve Kuzey Kutup Dairesi`nde ölümle ve bilinmeyen tehlikelerle neden karşı karşıya kaldığı, neden zayıfladığı, kırıldığı ve yokluk ve şiddetli soğuk nedeniyle yıprandığı kendisine söylenmeyen Amerikan askeri, bir Sibirya Seferi olduğunu hiçbir zaman bilmedi ve bugün bile bilmemektedir.