Bu böyle devam edemezdi, böyle devam etmemeliydi... Bu rüyanın son bulmasının bir yolu mutlaka olmalıydı... Lâkin o rüyayı sonlandırmanın yolunun ne denli zor olduğunu bile¬mezdi. Bilseydi eğer o yola girer miydi? Göze alır mıydı yine de o utanç ve acı ile yüzleşmeyi? Rüyanın getirdiği sorulara cevap buluyorken, canlanan kabuslarının sorgulamalarına dayanabilir miydi? Göze alabilir miydi yaşamayı? Kendisi için hayır, bunu yapmazdı, içindeki küçük kız çocuğuna verdiği sözü, yüreğinde kılavuz bildi, tutunacak bir dalı el yordamıyla aramaya koyuldu. Bir şey olmalıydı, hayatı manalı kılacak ve sevdirecek bir şey. Avuntu değil - Hayat avuntulara sığamaz- anlam olmalı; bütün yaşadıklarının bir anlamı olmalı ve o da bunu bulmalıydı. Yüreğindeki devasa yangına teslim olmaktansa, bu alevleri başkalarının karanlı¬ğına ışık yapmalıydı. İşte ancak o zaman hayatı kendisi için yanaşır kılabilirdi.