İki soru: *Baba kimdir?* ve Babadan çocuğa en kıymetli miras nedir?*
Tek cevap: *Mevsimlerdir!*
Baba, anne ile çocuğun melez bileşimi gibidir ve bu melez varlık yaşamımız boyunca bize eşlik eder, içimizde. Hisleri, gizleri, düşünceleri olan, çoğunlukla yalnızlaştırılmış, mevsimlerle büyüyendir baba. Öngörülemez müphemlikler, bilinmezlikler ve girdaplarla doludur zemherisi. Bağ kurmak, tanışmak, ısınmak, fark etmek, zamanı tatmak ve de tüm ilkler ise hazanıdır. Yeni keşiflere açılan yelkenlere, ergenleşmeye, meydan okumalara, vazgeçişlere, başka bir güneşe tercih edilmelere göğüs geren; çırpınan dalgaların köpüğünde üşüyen ruhu ise yazıdır. Kavuşan, tanışan, keşfeden, mevsimlerin hakkını veren babayı bekleyen ise nihayet kutlama zamanıdır, baharıdır. İyi bir bahar, iyi bir yaza, hazana vezemheriye bağlıdır. Türlü türlü baba var.
Çokbilmiş, nefes aldırmayan, dünya yansa umurunda olmayan, sorunlu ya da sorumlu… Fakat her biri başkaca şeylere vesile. Dünya belki de baba oluşu hakkıyla anlamamış ve kendini esirgemiş babalar yüzünden bu denli kötü bir yer olmuştur. Çocuk öfkeyi ve nefreti nereden alıyor? Savaşlar ve kan kokan bu elleBenim babam *…* gibi adam! Boşlukta nasıl anılmak istersiniz? Bu kitap bu sorunun cevabını arıyor! Sevgisi ve güveniyle yaşamı değiştirecek bir rüzgâr, kudreti ve cüretiyle dünyayı yerinden oynatacak bir kaldıraçtır baba. Baba oluşun hazzına varanlar, baba olamayanlar ve baba oluşu kendinden esirgeyenler; baba oluşun hakikati temastadır! Çocuğun ruhunun, kişiliğinin ve aklının seyrinde babanın gözleri ve elleri kökendeki kader gibidir… Babamın Mevsimleri, çocuk oluşun duygusal ve bilişsel haritasında babanın yerini işaretleyerek görünür ve duyulur kılmayı mesele edinmektedir.