“Ölümden kaçış yok.” Bu basit hakikati tam anlamıyla kavradığımız an, hayatın tüm anlam ve değerine bakışımızın farklılaştığı bir bilinç aydınlanması meydana gelebilir.

Lise yıllarımdan beri, insanların son nefeslerinde söyledikleri cümleler hakkında ilginç bir ilgim vardı. Kişilerin öbür dünyanın kapısındayken dudaklarından dökülen sözlerin, şimdiye dek farkında olmadığımız türde derin hakikatler barındıracağını düşünüyorum.
“Meşhurların ölmeden önceki son sözleri”ni okumak, bu sıradan hayatlarımızı hangi temeller çerçevesinde yaşadığımız üzerine düşünmek için eşsiz bir fırsat sunuyor. Kimi zaman şaşkınlık yaşayacağınız, bazen tebessüm edeceğiniz, çokça hüzünleneceğiniz bir kitap okuyacaksınız. Bu vesileyle, ölümün ne kadar da hayatın içinde olduğunu irkilerek fark edeceksiniz. Kuşkusuz bir gün hepimiz öleceğiz. Umarım ruhumuzu teslim ederken istediğimiz ‘son söz’ü gönül rahatlığıyla söyleme fırsatı bulabiliriz. Neticede “Azrail’e Fısıldanan Sözler” hayatın üzerine vurulan eşsiz bir damga olabilir.