"Kendisini öldürmesi için eline verdiğim tabancayı göğsüme çevirdi. Horozun kalktığını, topun döndüğünü gördüm, görmedim belki; sesini işittiğim için görmüş gibi oldum ve galiba gülümsedim. Öyle bir anda gülümsemek mümkün müdür? Ölümü bekliyor, ölüme can mı atıyordum? Hayır! Ben bu ihtiyatsızlığı yapacak ahmaklardan değilim. Tetik indi, fakat tabanca patlamadı. Bir daha, bir daha indi, gene patlama yok! Sofra bezinin altına başlangıçta sakladığım Beretta’yı kaptığım gibi bir lahzada onun göğsüne çeviren şimdi benim." İstanbul’da, mehtaplı bir yaz akşamı, sahilde bir cinayet işlenir. Cinayet yerinin hemen yakınında evleri bulunan Rıdvan ve Rayiha’nın hayatı o akşamdan sonra eskisi gibi olmayacaktır... Bu cinayet sonrasında yaşanan olayları kaleme alan Refik Halid Karay, insan davranışlarının değişkenliğini ve çeşitliliğini irdelediği sürükleyici bir romanla okuyucusunun karşısına çıkıyor.