Toprağın altındaki sessizlik ve gökyüzündeki sonsuzluk arasında, hayatın sıcaklığı ve toplumsal sorunların karmaşıklığı bir araya geliyor elinizdeki kitapta. “AY’A NASIL GİDİLİR?” adı bu öykü kitabı, sıradan insanların olağanüstü hayatlarına bir pencere açıyor.
Köylerin dar sokaklarından yükselen tütün dumanı, kuş cıvıltılarına karışırken, insanların hayat hikâyeleri birbirine dokunur. Tarlalarda yüzüstü çalışan köylüler, ay ışığının altında gökyüzüne bakarlar, bir çobanın koşarken elindeki süt kovasının dökülmesiyle süt köpüğüne benzer sular fışkırarak akmaya başlayan Munzur’un Gözeleri gibi kutsal ve gizemli yerlere ulaşmanın özlemini taşırlar. Ama aynı zamanda toplumsal sorunlarla yüzleşmek zorundadırlar.
Her bir sayfada, köyün yaşlı bilge kadınından çocukların masumiyetine kadar farklı karakterlerin hikâyelerine tanıklık edeceksiniz. Umut, trajedi ve güzellik, bu öykülerin iç içe geçmiş dokusunu oluştururken, hayatının çeşitli yönlerini keşfedeceksiniz.
“AY’A NASIL GİDİLİR?” sizleri sıradan insanların olağanüstü yaşamlarına davet ediyor. Bu kitap, hayatın içerisinden öyküler anlatırken toplumsal sorunların derinliklerini de unutmuyor. Sizi duygusal bir yolculuğa çıkarıyor ve belki de Ay’a giden bir yolculuğun sadece bir adım uzağındaki gerçekleri keşfetmenize yardımcı oluyor.