“Kara lastiklerinin toprağa sürtmesinden kaynaklanan yanık kokusu genizleri doldururken, birkaç tırnağı kopmuş ve elleri kan revan içinde kalmıştı.
Deniz, gözlerini kapatıp, kendini kaderin kollarına bırakmıştı çaresiz...
Apış arasında hissettiği şiddetli acıyla gözlerini açtığında, uçurumun kenarına ramak kala, bir gevene çatal gibi geçtiğini fark etti.
Canı aşırı derecede yanıyordu ama bu durum onun için belki de kurtuluş vesilesi olacaktı...
Çünkü orada toprak tamamen bitiyor ve çıplak kayalar başlıyordu...”