Uyu. Gecenin duasıdır. Karşılığı tarifsiz rüyalar ışığında
doğan. Tırnakların morluğunda, dişlerin sıkılığında, saç
diplerinin sıcaklığında beliren. Ey sen! Yarın geri geldi.
İhtişamlı girişi görülmeye değer. Değer eteklerine dağın
suçu yok.
Sarktım. Demir çevrili balkondan. Oyuncak nehir akıyordu
aşağıdan. Altımdan kayıyordu yeroğlu. Büyümüyor. Saçları
uzamıyor. Kırpmıyordu gözlerini. Büyüktü masada ikrâm
edilenler. Yeniyor. Artıyor. Bitmiyordu.