Zaman zincirin üç halkası: Dün, bugün ve yarın. “Dün”, 20. yüzyılın başı, Balkanlardan çekiliş, I. Cihan Harbi ve İstiklâl Mücadelesinin adıydı. “Bugün”, zaman zincirinin en zayıf halkası, günümüz Türkiye`si… “Yarın”, dünün bugünle karşılaşmasıyla, kocaman bir belirsizlik…Dünü unutmak, dünde yaşananları bugün yeniden yaşamaktır. Dünden ders çıkarmamak yarına endişeyle yürümek, dahası yarına ihanettir. Bir başka ifadeyle; “tarihinden feragat etmiş bir millet, istikbalinden de feragat etmiş demektir”
Bu roman sizi zaman tünelinin içinde bir yolculuğa çıkarıp bugünden düne, dünden bugüne ve yarına doğru uzun bir yolculuğa çıkaracaktır. İstikbale doğru yol alırken, 1900’lerin Türkiyesinin idealist Ömer Seyfettin’in yaşadıklarıyla, yazdıklarında bulacak; uykudan uyandırılan ve yeni bir devlet kuran Türk milletinin kısa bir zaman sonra yeniden nasıl derin bir uykuya daldığını ve uyutulduğuna şahit olacaksınız. Sonra geriye bakıp; Dr. İlhan’la, devrimci bir ablanın ümitlerini, hayallerini ve heyecanlarını alıp götüren 1980’lerin öncesiyle, sonrasını sorgulayan gerçek hayat hikâyeleriyle tanışacak ve yeni bir din yaratmak peşinde olan cemaatlerin memleketi sürükledikleri çıkmaz sokakları fark ederek, yeniden bir “çoban ateşi” yakmaya ant içeceksiniz.