Bu hikâyelerin tamamı gerçek, yaşanmış olaylardan yola çıkılarak yazıldı. Neriman, Zozan, Fatma`nın hayalleri vardı. İki dağın arasına saklanmış insanların yaşadıkları, arzuları vardı. Sevdiği insana kavuşamadan yaşamın kıyısına varmak, dilek dilemek, kimsesiz yaşamak, kayıp giden hayat ve geri gelmeyen umutlar vardı. İzzet abinin hikâyesi, yaşamları. sevdaları. Dullar Apartmanı`nda yaşanan olaylar, insanların düştüğü yaşam tarzları, yıkılmış hayatları, gelecek gözüyle bakılan sevdalar, göçüp giden güneşin yeniden doğmasını beklemek... Bunların hepsi hayatın bir parçasıydı.
Hayat tek başına kaldığın zaman anlamak içindi. İnsan yığışmış, kümelenmiş umutların tükendiği zaman anlardı hayatın ne olduğunu. Her şeyini kaybettiğin anda bile hayat yeniden yeşerir. Anlamak için geceyi beklersin. O an bakarsın yıldızlara, anlarsın yaşadıklarını. Dönüp baktığında çoktan uçup giden kuşları görmek zor olur. Ya da çiçeklerin solduğu zamandır.