Mavi bir melek getirdi seni bana. Tüm yolculuklardan yorgunken ruhum. Işıktan notalardan dökülüyordu tüm sesler. Yaradan gülümsüyordu senden akarken. Gülümsedim gözlerinden O’na; dokundum parmaklarından sonsuzluğa… Her bir nota ilmek ilmek örüyordu ilahi bir aşkı… *Ermiş bir ruhun* dünyaya bir pencerenin huzur veren açıklığından seslenmesi gibiydi yankılar… O an aşk sendin; yansımada dans eden gölge, o da bendim… Şimdi, yansıyan ışıktaki gölge, dönüyordu sonsuzluğun ahengiyle… Yansımanın, gölgeyle dansında mutluluk vardı.
Sonsuzluğun sesi…
Kalp atışımı nabzında duy…
Kanındaki, soluğundaki, ruhundaki
varlığım ben. Rüyalarına geldim,
uyandırmak için gecenin karanlığından seni;
güneşin oldum, zifiri gece karanlıklarında,
yollarını aydınlatmak uğruna…
Hatırladın…
Unuttun…
Bu kez unutmadan sonsuz
bir aşkla, beni yeniden sever misin?