Birbirlerinin farkında olmadıkları için bunu bilmiyorlardı, o zamanlar King`s Cross`ta neredeyse boş evlere çalan The Immortal Hour`daydı; ama ikisi de o kadar sık gidiyorlardı ve o zamanlar seyirci o kadar dikkat çekiciydi ki, çok az seyirci vardı ve seyirciler de çok fazla yer kaplıyordu, bu yüzden sık sık gidenler kısa sürede birbirlerini görerek tanımaya, birbirlerine karşı arkadaş canlısı olmaya ve başlarını sallayıp gülümsemeye başladılar ve aynı şey Christopher ve Catherine`in başına da geldi.
İlk kez beşinci ziyaretinin akşamında, perde açılmadan hemen önce arkasında iki kişinin konuştuğunu duyduğunda onun farkına vardı ve biri gururlu bir şekilde, "Bu benim on birinci seferim," dedi; diğeri umursamazca, "Bu benim otuz ikinci seferim," diye cevap ver- di- bunun üzerine ilki, "Ah, diyorum!" diye bağırdı, sanki delinmiş bir balonun inleme sesi duyuluyordu ve ilgi ve eğlenceyle aydınlanan yüzünü çevirip bakmaktan kendini alamadı. Böylece Christopher`ı ilk kez bilinçli bir şekilde gördü ve o da onu gördü."