Aliş, kartalı yöreye ilk geldiği günden beri, yani aşağı yukarı bir yıldan beri ilgiyle izliyordu. Güçlü görünümünden, zirvelerle bütünleşen soylu duruşundan, üstelik sanki herkese, "Aslan orman kralıysa, ben de göklerin kralıyım!" dercesine, her kuşun kolayca erişemeyeceği yüksekliklerdeki görkemli uçuşundan çok etkilenmişti.
Yere doğru alçaldığında toprağa düşen geniş kanatlarının gölgesi bile içini titretiyordu.
Onu her gün görmek istiyordu.