Her şey iki yıl önce, tüm Türkiye’nin Hacire Anne olarak tanıdığı acılı bir annenin isyanıyla başladı. Elinde bir
çekiçle HDP Diyarbakır İl Binası’nın camlarını tuzla buz etti, ardından, “Çocuğumu almadan buradan hiçbir yere
ayrılmıyorum!” diyerek kapı önünde oturma eylemi başlattı.
Bu kitapta kendi iradeleriyle evlenmeleri bile mümkün değilken dağa götürülmüş, küçücük yaşlarda ellerine silah
verilmiş çocukların hikâyelerine tanıklık edecek, kızı için ağıtlar yakan Türkân Anne ve içimizi yakan evlat
nöbetindeki diğer annelerin acılarına siz de ortak olacak, Ayşegül Anne’nin, “Ben evladımı sizden söke söke
alacağım!” diye haykıran sesini duyacaksınız.
Annemin Sesi’nde, “Televizyonda annemi gördüm. Annemin sesini duydum ve kaçtım...” diyen Mustafa’nın ve
diğer evlatların yaşadıklarını ve tüm açıklığıyla PKK terör örgütünün yaşattıklarını okuyacaksınız.