İlkbaharda, kar eridiğinde mezarlığın yakınındaki bir çukurda, belli ki vahşice öldürülmüş yaşlı bir kadın ve erkek çocuğuna ait iki yarım çürümüş ceset bulundu. Kasabada herkes sadece bu cesetlerden ve bilinmeyen katillerinden bahsediyordu.
Ivan Dimitriç, onları kendisinin öldürmüş olmasından şüphelenmemeleri için sokaklarda gülümseyerek geziyor, tanıdıklarla karşılaşınca rengi atıyor, kızarıyor, zayıf ve savunmasız kimseleri öldürmekten daha büyük bir vahşiliğin olamayacağını anlatmaya çalışıyordu.