"Mülkiyetle erdemin bir tutulduğu ülkede hiçe, tümüyle hiçe sahip olmanın verdiği büyük, gizli ve özel Amerikan suçluluğu. Her reklâm panosunun ardında yatıp her insana buyruklarını ileten suçluluk; hiçbir şey edinememenin boyun büküklüğü. Ne bir Ford ne de bir ev yazılı gelecekler. Radyo reklâmlarının, tramvaylara asılı panoların ve saygıdeğer her türlü derginin sayfalarındaki reklâmların karşısında bükük boyunlar. Harbi Amerikalıların başarı merdiveninin taş basamaklarını hızla ve yardım görmeden çıkışını kendi gözleriyle görürlerdi ya, sonunda hep geride kalan kendileriydi. Ne Batı Madison Sokağı’ndaki Şehrimizi-Temiz-Tutalım kulelerinden birinden atlayacak kadar onurları ne de gözlerini tekrar reklâm panolarına dikecek hırsları vardı anlaşılan.""Altın Kollu Adam", Amerikan edebiyatının en büyük isimlerinden, Brecht’in deyişiyle "Şehir dediğimiz büyük vahşi ormanlar"ı didik didik araştırmaya soyunmuş Nelson Algren’in, sadece 1950 yılında verilmeye başlanan Amerikan Ulusal Kitap Ödülü’nün ilkini değil, aynı zamanda edebiyat dünyasında hak ettiği ün ile tıpkı zamanında öngördüğü gibi, medya güdümüne girerek acıyı, vahşeti, şiddeti, eşitsizliği, ırkçılığı işleye işleye "Şeyleştirerek" "Kurbanı" altından çıkamayacağı aldırışsızlık katmanlarının altına gömen ve günümüzde Tarantino gibilerinin yücelmesine yol açan acımasız kapitalist düzene kent özelinde ve ülke genelinde, daha işin başlarında attığı utanç verici tokat yüzünden "Chicago’nun saygın vatandaşlarının" nefretini kazanan, "Yazar kurbandan yana çıkmalıdır" şiarını tüm iç burkuculuğuyla okurun vicdanına saplayan başyapıtıdır.
Yayınevi
:
Versus Kitap Yayınları
Çevirmen
:
Algan Sezgintüredi
2. Hamur