Kur`an, "Allah ile aldatılmayın!" ihtarında bulunmasına rağmen Türk halkı, dinine olan derin saygısı yüzünden Allah ile aldatılıyor.
Allah ile aldatmanın rantından en büyük terör örgütleri bile yararlanıyor. PKK`nın başı, yandaşlarına şu talimatı veriyor:"Peygamberler şehri Urfa`ya ilahiyat akademisi kurun!"
Allah ile aldatmak; dini; çıkar, koltuk, baskı, egemenlik aracı yapan bir sanayi koludur. İşin esası bakımından ne dini vardır ne de imanı. Onun dini-imanı, Tanrısı, ibadeti hep çıkarı ve hesabıdır.
Allah ile aldatanlar dokunulmaz, eleştirilmez bir `tahakküm teolojisi` oluşturmuşlardır. Türkiye`de bu teolojiyi egemen kılmak istiyorlar ve bunda büyük ölçüde başarılı olmuşlardır.
Bu bir Haçlı-İngiliz siyasetidir. Atatürk bu şeytanî siyaseti, ta 1920`de Müslüman dünyaya tanıtıyor; İngilizlerin siyasetinin `İslam`ı İslam`la yok etme siyaseti` olduğunu ilan ediyor.
Allah ile aldatma zulmünün en ağırları kadın ve kadın hakları konusunda işlenmektedir. Türkiye`de bugün kadın, özellikle örtünme meselesinin istismarı aracılığıyla, Allah ile aldatan zümrelerin temel sömürü aracı olarak öne çıkarılmaktadır.
Türkiye`de sosyal devleti çöküşün eşiğine getiren sebeplerin başında Allah ile aldatanların yarattığı `sadaka kültürü` ve bu kültürün yarattığı `sömürü merhametçiliği` gelmektedir. AKP iktidarı bu yıkıcı sebebin saltanat dönemini temsil etmektedir. Allah ile aldatanlar, iane çadırlarıyla yetinecek bir toplum özlemektedirler.
BOP`un temel hedefi Ortadoğu`da İsrail`den daha büyük devlet bırakmamaktır.
Yaşadığımız günlerin ABD ve AB`sinde, Türkiye ile ilgili ilk hedef Türk Ordusu`nu etkisizleştirmek olarak dikkat çekiyor.
Laikliğe saldırıyı emperyalizmin Haçlı kurmayları kotarıyor. Müslümanlar burada sadece taşeronluk yapmaktadır.
Türkiye`yi Allah ile aldatma zehrinin panzehiri ancak İslam`ın gerçeği içinden çıkarılabilir.