Arzularımızın tatmin edilmesini pek önemsememek hatalı bir düşünce olsa gerektir; çünkü bir arzumuzun gerçekleşmeyeceğini düşündüğümüz anda onu tekrar önemseriz: ancak gerçekleşeceğinden kesinlikle emin olduğumuz zaman, peşinden koşulmaya pek de değmediğine hükmederiz. Her şeye rağmen, haklı olduğumuz bir taraf da vardır. Çünkü arzuların gerçekleşmesi ve mutluluk, sadece kesin olduklarında küçük görünseler de, bir dengesizlik halidir ve ancak keder doğurabilirler. Arzu ne kadar eksiksiz biçimde gerçekleşmişse, keder de o kadar derin olur; mutluluk doğa yasasına aykırı biçimde biraz uzamış, alışkanlıkla pekişmişse, keder iyice dayanılmaz olur.``
Kayıp zamanın izinde serisinin sürükleyici kitaplarından biri olan Albertine Kayıp, ağdalı bir dil ile donatılmış olmasına rağmen kendisini okumayı başarıyor. Ters köşelerle dolu olan bu kitapta ne doğru, ne yanlış kime inanacaksınız, karar vermekte zorlanabilirsiniz.
Her seriden sonra heyecanla başlanan kitapların en sürükleyicisine 3. bir bakış olarak katılmaya var mısınız?