Toplumlar kendi kültürel miraslarına sahip çıktıkları müddetçe ayakta kalırlar ve milletler arası ortamlarda varlıklarına yer bulabilirler. Türk toplumu tarihin derinliklerinden gelen bir medeniyet kurmuş ve bu medeniyetle hala güçlü bir şekilde varlığını sürdürmektedir.

Türk medeniyetinin temelinde genelde İslam, özelde ise Tasavvufun ayrı bir yeri vardır. Tasavvuf; Selçuklu ve Osmanlı döneminde bir hoşgörü iklimi kurmuş ve toplumu bu hoşgörü ilkliminden geçirerek huzur ve sükun içinde bir hayatın idamesine yardımcı olmuştur. Tasavvuf ikliminin oluşmasında, Ahmet Yesevi, Hz. Mevlana, Hacı Bektaş Veli, Yunus Emre, Hacı Bayram Veli ve Akşemseddin gibi tasavvuf önderlerinin yeri büyüktür.

İşte elinizdeki menakıbname de, bu bağlamda değerlendirilebilecek, hacı Bayram Veli tarikatinin mensubu, Akşemseddin yolunun yolcusu, bütün kaygısı halkın selameti ve istikameti olan ve hayatınu bu uğurda harcayan, bir Anadolu Ereni`nin hayat hikayesidir.