LEYDİ JANE GREY’in komik, fantastik, romantik, tamamen (pek de doğru olmayan) doğru hikâyesi.
On altı yaşındaki Leydi Jane Grey hiç tanımadığı bir adamla evlendirilmek üzeredir ve kendisini bir anda kuzeni Kral Edward’ın tahtını ele geçirmek üstüne kurulu komplonun ortasında bulur. Ama bu küçücük ve önemsiz sorunları dert edecek değildir çünkü Jane, İngiltere Kraliçesi olmak üzeredir. Ne yanlış gidebilir ki?
EDWARD (yaşasın kral)
İngiltere Kralı’dır. Öte yandan yavaş yavaş ölmektedir ki bu biraz tatsız bir durumdur çünkü Edward on altı yaşındadır ve tahtının kime geçeceğini düşünmeyi değil, ilk öpücüğüne dair hayaller kurmayı tercih etmektedir.
KUZENİ JANE (sıkıcı kitaplar okur)
romantizme değil, kitaplara düşkündür. Ancak ne yazık ki Edward tahtını sağlama almak için onu bir yabancıyla evlendirmeyi planlamıştır. Üstelik evleneceği Gifford adındaki bu adamın tuhaf bir özelliği vardır…
GIFFORD (ona G deyin)
bir attır! Yani aslında Eðian adı verilen bir insandır. Her gün şafakta bir küheylana dönüşüp günbatımında ağzında saman tadıyla uyanmaktadır. Soylulara yakışacak bir durum değil, evet, farkındayız.
EDWARD, JANE VE GIFFORD
kendilerini tehlikeli bir komplonun ortasında bulurlar. Krallığın kaderi tehlikedeyken kahramanlarımız da kendi entrikalarını çevirmek zorunda kalacaktır. Ama kelleleri uçurulmadan amaçlarına ulaşabilecekler mi?