Hayatları tesadüfler mi belirler yoksa kararlar mı? Sırlarının ezici ağırlığı altında kabuğuna çekilerek günden güne hem topluma hem özbenliğine yabancılaşan iki insan, tesadüfen bir parkta tanışırlar: Yirmi yaşında bir hikikomori(münzevi) olan TaguçiHiro ile elli sekiz yaşında, işini kaybettiğini karısına söyleyemeyen bir salaryman (şirket çalışanı) olan Ohara Tetsu.Birbirlerineiçlerini döktükçe kendi hikâyeleri, başkalarının incinmiş hikâyeleriyle kesişir. Hiro ve Tetsu, nihayetindeonlara hayatta yapmadıklarının, yaptıkları kadar önemli olduğunu öğreten bu hikâyelerde hiç de masum değildir. Toplumun dışına itilmiş bu iki insan birbirinin cankurtaranı olur ve yeniden yaşama sevinci duymaya başlar. Yemekte aşk, kahkahada hüzün, yabancılıkta dostluk barınabileceğini keşfeder, yaşanmışlıklarla hesaplaşır ve geçmişe bir sünger çekip beyaz bir sayfa açmaya karar verirler. Nitekim tesadüfler ve kararlar iç içe geçer.