Bil ki namazın, gördüğün şu sûretinden başka bir manası, şu zâhirinin dışında bir bâtını vardır. Namazın, uyulmadığı takdirde bozulmasına veya eksik kalmasına sebep olan birtakım zâhirî âdâbı olduğu gibi; bâtını için de bazı kalbî edebleri vardır. Bu edeblere riayet etmemek, manevî namazı bâtıl eder veya namaz eksik kalır. Riayet edildiğinde ise namaz melekûtî bir ruha sahip olur. Namaz kılan şahıs kalbî edeblere murâkabe ettiği ve ihtimam gösterdiği takdirde, kendisine ma‘rifet ehlinin ve kalb ashâbının namazının ilâhî sırrından bir nasip ulaşabilir. Bu namaz, seyr u sülûk ehlinin göz nurudur. Sevgili’nin yakınlığına yükselişin hakikatidir Namazın bir bâtınının olduğu ve gaybî, melekûtî sûrete sahip olduğu konusu burhânlarla mutabıktır. Öte yandan sülûk ve riyâzet ehlinin müşâhedelerinin yanı sıra, birçok âyet ve hadis genel ve özel olarak buna delâlet etmektedir. Biz bu âyet ve hadislerden bazılarıyla bu sayfaları bereketlendireceğiz: