Tükendi
Stok AlarmıBu çalışma Anavatan Partisi’nin (ANAP) 1983 seçimlerinde kazandığı başarının 1980-90’lar Türkiye Siyasal hayatı içindeki anlamını kavramaya çalışmaktadır. Bu süreçte iki dönem üst üste tek başına iktidarı kazanan partinin genel başkanını ve seçmeninin özelliklerini çalışmanın merkezi problemi olarak ele alıyoruz.
Partinin kurucu genel başkanı olarak Turgut Özal, Türk siyasal hayatı içinde önemli bir yer tutmaktadır. Özellikle 12 Eylül 1980 darbesinin sona erdirdiği sivil siyaset içinde Özal’ı değerlendirmeliyiz. Her şeyden önce 1980’de başlayacak olan yeni ekonomik düzenin baş aktörü olarak gördüğümüz Özal, darbe sonrası siyasal kadrolar içinde yer almıştır. Bu ekonomik politikanın sürdürücüsü olarak darbecilerin kararını ve Özal’ın rolünün sürekliliğini görüyoruz.
Bu görünüme tezat olan işleyiş ise Özal’ın ekonomi yönetiminden ayrılmasıyla başlıyor. Yeni dönemde sivil siyasal hayata geçilirken, Turgut Özal, askeri yönetimin uzantısı görünümündeki partilerin aksine “sivil” bir siyasal hareket başlatmak iddiasıyla Anavatan Partisi’ni kurmuştur. 12 Eylül yönetiminin aleyhte propagandaları ANAP’ın iktidarı kazanmasında şaşırtıcı bir etki yapmıştır.