100 yıl yaşamak, armağan mı lanet mi?
Her şey seçimlerinize bağlı
Yüz yıl yaşamak ve bu zamanın büyük bölümünü verimli bir şekilde çalışarak geçirmek yakında somut bir gerçek olacak. Bugünün çocuklarının yarısından fazlası 100 yaşına dek, hatta daha da uzun yaşayacak. Böylece de, bildiğimiz üç evreli yaşam modeli işlerliğini yitirecek. Farklı kariyerleri ve geçişleri içeren çok evreli meslek hayatları ve özel yaşamlar bizleri bekliyor. Yirminci Yüzyıl’ın sonlarına damgasını vuran kadın istihdamındaki patlama ve çekirdek ailenin dönüşümü yaşamlarımızı nasıl değiştirdiyse, ömrün uzaması da hayatı yaşama biçimlerimizi o kadar derinden etkileyecek. Hepimiz hayatımızın her yönüyle ilgili planlama yöntemlerimizi ve yaşama biçimlerimizi değiştirmeye zorlanacağız. Uzun ömürleri lanet olmaktan çıkarıp armağana dönüştürmek için yalnızca bireyler değil toplumlar ve kurumlar da dönüşmek zorunda kalacak.
Psikoloji ve ekonomiden bilgi ve görüşleri harmanlayan bu müthiş sürükleyici kitabı okumayı bitirdiğinizde her şeyi bir kenara bırakıp düşünecek ve hayatınızı daha iyi planlayacaksınız. Bu kitabı, 100 yıldan uzun yaşamanın normal olacağı bir dünyada hayata ilişkin şansların ve seçimlerin nasıl dönüşeceğini anlamak isteyen herkes mutlaka okumalı.